6222 Sayılı Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Düzenlenmesi Hakkında Kanun, 14.04.2011 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Kanunun amacı, ”müsabaka öncesinde, esnasında veya sonrasında spor alanları ile bunların çevresinde, taraftarların sürekli veya geçici olarak gruplar halinde bulundukları yerlerde veya müsabakanın yapılacağı yere gidiş ve geliş güzergâhlarında şiddet ve düzensizliğin önlenmesidir.” şeklinde tanımlanmıştır.
6222 Sayılı Kanun’da genel olarak; spor alanı, antrenman alanı, müsabaka alanı, seyir alanı, özel seyir alanı ibarelerine yer verilmiş ve her birinin tanımı yapılmıştır. Fakat kanun kapsamındaki her ihlalin yalnızca bahsi geçen alanlar içerisinde gerçekleşmeyeceğini belirtmek gerekir. Nitekim bu duruma, 2019 yılında kanunda yapılan değişiklikler ile birlikte, kanunun 14. maddesine getirilen düzenleme örnek olarak gösterilebilir. Buna göre, ilgili maddenin birinci ve ikinci fıkralarında belirtilen fiillerin; her türlü yazılı, görsel, işitsel ve elektronik kitle iletişim aracıyla işlenmesi halinde de faillerin cezalandırılacağı öngörülmüştür. Ayrıca belirtmek gerekir ki, yine düzenleme ile birlikte ilgili maddenin “Hakaret içeren tezahürat” şeklindeki başlığı, “Tehdit veya hakaret içeren tezahürat” olarak değiştirilmiş ve bu maddede düzenlenen suç tipinin kapsamı genişletilerek, hakaretin yanı sıra tehdit olarak algılanacak tarzdaki eylemler de suç kapsamına alınmıştır. Bahsi geçen 14. maddenin son hali şu şekildedir:
Tehdit veya hakaret içeren tezahürat
“MADDE 14 – (1) Spor alanlarında taraftarların grup halinde veya münferiden belirli bir kişiyi hedef veya muhatap alıp almadığına bakılmaksızın duyan veya gören kişiler tarafından tehdit veya hakaret olarak algılanacak tarzda aleni olarak söz ve davranışlarda bulunmaları halinde, fiilleri daha ağır cezayı gerektiren başka bir suç oluşturmadığı takdirde, şikayet şartı aranmaksızın, failler hakkında elli günden az olmamak üzere adli para cezasına hükmolunur
(2) Spor alanlarında toplum kesimlerini din, dil, ırk, etnik köken, cinsiyet veya mezhep farkı gözeterek hakaret oluşturan söz ve davranışlarda bulunan kişi, fiili daha ağır cezayı gerektiren başka bir suç oluşturmadığı takdirde, bir yıldan üç yıla hapis cezası ile cezalandırılır.
(3) Birinci ve ikinci fıkralarda tanımlanan suçların yazılı pankart taşınması veya asılması ya da duvarlara yazı yazılması suretiyle işlenmesi halinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır.
(4) (Ek:4/7/2019-7182/8 md.) Birinci ve ikinci fıkralarda belirtilen fiillerin; her türlü yazılı, görsel, işitsel veya elektronik kitle iletişim aracıyla işlenmesi hâlinde de bu madde hükümleri uygulanır.”
Kanunda suç , “belirli bir kişiyi hedef veya muhatap alıp almadığına bakılmaksızın duyan veya gören kişiler tarafından tehdit veya hakaret olarak algılanacak tarzda aleni olarak söz ve davranışlar” olarak tanımlamıştır. Türk Ceza Kanunu’nda düzenlenen hakaret suçundan farklı olarak bu hükümde, ‘matufiyet’ şartının gerçekleşip gerçekleşmediğine bakılmaksızın failin cezalandırılacağı belirtilmiştir. Bununla birlikte özellikle spor camiasında dünya genelinde üst düzey hassasiyet gösterilen ayrımcılık hususları yine bu kanunda yerini almış, buna göre; toplum kesimlerini din, dil, ırk, etnik köken, cinsiyet veya mezhep farkı gözeterek hakaret oluşturan söz ve davranışların da suç teşkil edeceği hükme bağlanmıştır. Ayrıca bu hususta daha ağır bir yaptırım öngörülmüştür.
Yukarıda belirttiğimiz gibi, 2019 yılında yapılan düzenlemeyle; bu fiillerin her türlü yazılı, görsel, işitsel veya elektronik kitle iletişim aracıyla işlenmesi hâlinde de failin cezalandırılacağı hükme bağlanmıştır. Bahsi geçen elektronik kitle iletişim araçları ibaresinin; internet ve sosyal medyayı da kapsadığını belirtmek gerekir (Dülger,2018,s.487). Özellikle son birkaç yıldır ülkemizde spor rekabetinin yoğun bir şekilde sosyal medyaya taşındığı gözlemlenmektedir. Nitekim sosyal medyayı taraftarların aktif kullanmalarının yanı sıra spor kulüpleri de sosyal medyaya özel içerikler üretmeye başlamıştır. Bu durum beraberinde sosyal medyada ihlallerin de artmasına sebebiyet vermiştir. Taraftarlar artık sosyal medyada gerçekleştirecekleri herhangi bir hakaret veya tehdit durumunda, 6222 Sayılı Kanun uyarınca yaptırımlara maruz kalacaktır. Yapılan bu düzenlemeyle birlikte taraftarların, sosyal medya paylaşımlarından dolayı herhangi bir yaptırıma maruz kalmaması için artık çok daha dikkatli olmaları gerekmektedir.
Ayrıca taraftarların 14. maddede sayılan fiilleri sosyal medya aracılığıyla gerçekleştirmesi halinde yalnızca ilgili maddede öngörülen yaptırımlara değil, aynı zamanda kanun gereğince; kişinin müsabakaları ve antrenmanları izlemek amacıyla müsabaka, antrenman ve seyir alanlarına girişinin yasaklanması anlamına gelen ‘seyirden yasaklanma’ tedbirine de maruz kalacağını ifade etmek gerekir. Nitekim kanunun 18. maddesinde, “kişinin, bu Kanunda tanımlanan veya yollamada bulunulan ilgili kanunlardaki suçlardan dolayı mahkemece kurulan hükümde, hakkında güvenlik tedbiri olarak spor müsabakalarını seyirden yasaklanmasına karar verilir.” hükmüne yer verilmiştir.
Bununla birlikte; eğer şartlar gerçekleşmişse, hukuk mahkemelerinde istem üzerine taraftarlar aleyhine manevi tazminata da hükmedilebilecektir. Fakat kanunun ilgili maddesinde her ne kadar suçun oluşması için matufiyet unsurunun varlığı aranmasa da, manevi tazminata hükmedilebilmesi için matufiyet şartının gerçekleşmiş olması gerektiği kanaatindeyiz. Bahsi geçen matufiyet ,kelime anlamı olarak, "yöneliklik, yönelmiş olmaklık" olarak tarif edilmektedir. Matufiyet şartı ise içtihatlarda; adı, sanı, kimliği belli olmasa da ona yöneldiği konusunda kuşku bırakmayacak şekilde ithamlara, yönelimlere yer veren ifadeler olarak kabul edilmektedir.
Sonuç olarak, taraftarların yapılan düzenlemeyle birlikte sosyal medya kullanımı konusunda daha bilinçli bir tutum sergilemesi gerekmektedir. Aksi takdirde sosyal medya üzerinden gerçekleştirdikleri tehdit veya hakaret fiilleri sonucunda; bu kanun kapsamında yaptırımlar uygulanacağı açıkça hükme bağlanmıştır.
KAYNAKÇA
Dülger, M.V. (2018). Bilişim Suçları ve İnternet İletişim Hukuku. Ankara: Seçkin Yayıncılık