DÜNYADAN

30 yıl hapsi duyunca namaza durdu

Abone Ol

Londra’nın kuzeyindeki Finsbury Park’ta yaşayan ve ailesine ait iş yerinde şef olarak çalışan 33 yaşındaki Barış Küçük, 1 Haziran 2019 gece yarısı saat 02.30’da bıçaklanmış, kaldırıldığı hastanede iki gün sonra yaşamını yitirmişti. Mahkemede verilen ifadelere göre olay şöyle oldu; Eğlenmek için arkadaşlarıyla dışarıya çıkan Küçük, Manor House Metro İstasyonu yakınlarındaki bakkaldan birkaç bira aldı. Daha sonra İtalyan bir kadınla karşılaşan Küçük, telefonundaki çeviri uygulaması aracılığıyla kadınla konuşmaya başladı.

İkili, yolun karşısında bisikletiyle giden Adam Tarık’ın kendilerini izlemeye başladığını fark etmeden yürümeyi sürdürdüler. Tarık o gece soyacak birilerini arıyordu. Daha önce birkaç kişiyi soymaya çalıştığı ancak bu kişiler kurtulmayı başardı. Küçük ile birlikte yürüyen İtalyan kadın, bisikletli adamın giderek yaklaştığını görünce korkmaya başladı. Küçük’ün kendisini evine bırakmasından birkaç saniye sonra sokaktan bağrışmalar duyduğunu anlatan kadın, dışarı baktığında Barış’ı yerde, Tarık’ı da bisikletiyle başında dururken gördüğünü söyledi.

Barış Küçük, olay yerine gelen sağlık ekipleri tarafından hastaneye kaldırıldı. Ancak iki gün sonra yaşam mücadelesini kaybetti. Londra Polisi, Adam Tarık’ın kimliğinin güvenlik kameraları ve olay yerinden toplanan kanıtlarla tespit edildiğini açıkladı. Cinayeti araştıran dedektifler, Barış Küçük’ün cep telefonu ile bakkaldan aldığı biralardan birinin çalındığını tespit etti.

Soruşturmayı yöneten Dedektif Neil John, “Barış Küçük cinayeti, polislik yaptığım uzun yıllar içinde gördüğüm en gereksiz ve üzücü cinayetler arasında. Adam Tarık, tüm bu süreç boyunca hiçbir pişmanlık sergilemedi. Hesapçı ve duygusuz bir adam. En başından beri evsiz olduğunu iddia ederek, soruşturmayı yanlış yönlendirmeye çalıştı. Ancak cinayetin işlendiği yere çok da uzak olmayan ev adresini çabucak belirledik” dedi.

Daha önce soygun ve kesici alet bulundurma suçlamalarını kabul eden Tarık, sekiz gün süren davada Barış Küçük’ü öldürmekten suçlu bulundu ve ‘en az 30 yıl olmak koşuluyla ömür boyu hapis’ cezasına çarptırıldı. Barış’ı, bıçakladığı yerde ölüme terk ederek olay yerinden kaçan Adam Tarık, mahkemede başkanının cezayı okumasının üzerine namaz kılmak için secdeye vardı. Tarık, ancak 30 yıl hapis yattıktan sonra şartlı tahliye için başvuru yapabilecek.

Barış Küçük’ün ablası İlkay Küçük, Hürriyet’te yaptığı açıklama şunları söyledi: “Sadece Barış’ın katili olarak değil, işlediği diğer suçlarla birlikte bu cezayı aldı. Suç üreten biriydi, tutuklu olsaydı kardeşimi kaybetmiş olmayacaktık. Tabi hukuki yaptırımların da yeterli olmaması suçluları cesaretlendiriyor. Fakat dava başından beri polisin ve hâkimin kararlılığından böylesi bir yüksek cezanın çıkacağını tahmin ediyorduk. Tabiiki hiçbir şey kardeşimi geri getirmeyecek ama soruşturmayı yürütenlerin en başından belirttiği gibi, çok masum bir hayat ve sürekli suç üreten biri vardı. Umarız ki, daha fazla insan bu şekilde hayatını kaybetmez ve bu davadan çıkan karar emsal teşkil eder.” 

Barış Küçük’ün ailesinden yapılan açıklamada ise şöyle denilmişti: “1 Haziran 2019’da sevgili oğlumuz Barış Küçük, Kuzey Londra’da büyüdüğü evin yakınında bizden alındı. O gün hepimizin yaşamımızı ilelebet değiştiren bir telefon aldık. Büyük bir korku, endişe ortamının içine düştük. Günlük yaşamımızı bir karanlık örttü. Biz, Barış’ın ailesi, bir başka ailenin bizim yaşadığımız acıyı yaşamasını istemiyoruz. Artık yeter. Bıçakla işlenen şiddet suçlarına karşı kararlı adımlar atılmasının ve çocuklarımız ve hepimiz için sokaklarımızı daha güvenli kılmanın zamanı geldi.” (Hürriyet)