İstanbul Barosu'ndan yapılan o açıklama şöyle;
Şimdi Bu Komiseri De Bir Avukat Savunacak
Bugün medyada yer alan bir habere göre, Bayrampaşa İlçe Emniyet Müdürlüğü Araştırma Büro Amirliğinde bir avukat, görevli komiser tarafından darp edilmiş ve kendisine silah doğrultularak ateş edilmiştir.
04.06.2018 tarihinde, şüpheli müvekkilinin ifade vermesi için onunla birlikte Emniyet Müdürlüğüne giden meslektaşımız, sigara içmek üzere avluya çıktığı sırada karşılaştığı görevli komiserinin saldırısına uğramıştır. Emniyet Birimindeki diğer bir polis memuru tarafından getirilen sopalarla, sol koluna defalarca vurulan meslektaşımıza, daha sonra da bir başka polis memurunun getirdiği silahla ateş edilmiştir. Komiserin bu silahı olay yerinde bırakıp gitmesinden sonra gelen bir kadın görevli de meslektaşımıza aynı silahı doğrultmuştur.
Olayın oluş şekli, kameralar marifetiyle tesbit edilmiştir.
Meslektaşımız, bir avukata yaraşır bilgi ve kararlılık ile darp raporu aldıktan sonra C.Savcılığına müracaat ederek şikayette bulunmuştur. C.Savcılığı tarafından açılan soruşturma sonucunda, bir hafta sonra anılan mahalle C. Savcısı talimatıyla yine polis tarafından operasyon yapılarak, kamera kayıtları çerçevesinde suç aletleri ele geçirilmiş, anılan komiser, iki polis memuru ve kadın görevli gözaltına alınmış, tutuklama istemiyle Mahkemeye sevkedilmiş, adli kontrol kaydıyla serbest kalan şüpheliler için idari emirle “açığa alma” işlemi yapılmıştır.
Olay, bizim için bir çok açıdan önemlidir:
1. Öncelikle, bu soruşturmayı yürüten C. Savcısı meslektaşımızın örnek tavrına vurgu yapmayı görev kabul ediyoruz. “Etkin Soruşturma” adına, gerektiğinde bir emniyet birimine operasyon düzenleyen Sayın Savcıya özellikle teşekkür ediyoruz. Bu teşekkürümüzü bizzat kendisini ziyaret ile de yineleyeceğiz.
2. Bu operasyona katılan ve “böyle bir görevliyi kendilerinden saymayan” kolluk görevlilerine de ayrıca teşekkür ediyoruz. Yukarıda özetlediğimiz olayın tarafı konumunda bulunan görevliler ile aynı mesleği paylaşmış olsalar da, yasanın gereğini yerine getirmek adına gösterdikleri yaklaşım, olağanüstü önemlidir.
Her ne kadar, yapılan işlemler yasal gereklilik olarak yerine getirilmiş olsa da, karşılaştığımız benzer olaylarda aynı duyarlılıkların gösterilmediğini anımsatan Baro hafızamız, bu teşekkürleri görev saymaktadır.
Bu olay, sonuçları itibariyle de bir başka çarpıcı gerçeği ortaya koyacaktır:
Şimdi bu şüphelileri de bir avukat savunacaktır. Bu gerçeklik, görevini yaparken bir avukata karşı takınılması gereken tavrı anlatan en temel olgudur. Avukatın soruşturma ve kovuşturma safhasında aldığı rolün, özü itibariyle adil yargılanma hakkının gerçekleşmesi için ne denli önemli olduğu da bu vesile ile anlaşılmış olmalıdır.
Ancak bilinmelidir ki, bu dava, İstanbul Barosu tarafından “özel bir ilgi ile” takip edilecektir. Maruz kalınan muamele, sadece meslektaşımıza karşı değildir. Soruşturma safhasında yasal gerekliliklerin yerine getirilmiş olmasına ilişkin yaklaşımlar, aynı zamanda kovuşturma safhasındaki beklentilerimizdir. Avukatın görevini ifa ederken karşılaştığı bu türden eylemler, tıpkı yargıç ve savcılara yapılmış eylem niteliği taşımakta olması nedeniyle, sadece bir avukat için değil, onu aşan bir boyutta ağırlık taşımaktadır. Bu nedenle iddianamenin düzenlenmesini takiben, yargılama sırasında meslektaşımızın yanında yer alacağız. Öylece, mesleğimizin ifasında karşılaştığımız zorlukların aşılmasında sadece dayanışma göstermenin değil, onunla birlikte yargının avukat dışındaki süjelerinin de katkılarını almış olacağız.
İSTANBUL BAROSU BAŞKANLIĞI