-Anayasanın 46. Maddesi hükmüne rağmen, kamulaştırma yapmaya yetkili idarelerce, Kamulaştırma Kanunu veya özel kanunlardaki esas ve usullere uyulmadan, özel mülkiyette bulunan bir taşınmaza el konulmasını, tesis veya bina yapılmasını kamulaştırmasız el atma olarak tanımlayabiliriz. Daha önceki yazılarımda kamulaştırmasız el atma nedeniyle açılacak tazminat davalarına değinmiştim.
Şimdi ise; taşınmaz malikinin kamulaştırma kararı almadan taşınmazına müdahale eden idare aleyhine, haksız işgali nedeniyle uğradığı zararın tazmini için açabileceği ecrimisil davasına değineceğim.
-YARGITAY 3. HUKUK DAİRESİ’NİN 26.03.2009 GÜN VE 2009/2906 ESAS, 2009/5182 K. SAYILI KARARINDA, HAKSIZ İŞGAL(ECRİMİSİL) TAZMİNATI; “Türk Medeni Kanunu’nun 995. maddesinde ve 08.03.1950 gün ve 22/4 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında da kabul edildiği gibi, başkasının taşınmazını haksız olarak kullanan kötü niyetli kimse, o taşınmazı haksız olarak elinde tutmasından doğan zararı ve elde ettiği veya elde etmeyi ihmal eylediği semereleri tazmin ile yükümlüdür. Zira işgal zararı, gelir getirebilecek bir yerin haksız işgali ile malikin o yerden olağan biçimde yararlanamaması yüzünden mal varlığındaki artışa engel olmaktadır. Bu engel olmanın sağladığı mal varlığına girmeyen çoğalma en az kira, en çok da tam gelir yoksunluğu olarak değişebilir. Tazminatın amacı, el atma olmasaydı malikin malvarlığı ne durumda olacak idiyse o durumun sağlanmasıdır.” şeklinde yorumlanmış ve tanımlanmıştır.
-Ecrimisil tazminatı talep edebilmemiz için kötüniyetli kullanım, haksız işgal, haksız işgal sonucu doğan bir zarar olması gereklidir. ANCAK YARGITAY 5. HUKUK DAİRESİ 21.12.1999 GÜN 1999/17178 -21066 SAYILI KARARINA GÖRE ecrimisil tazminatına hükmedilebilmesi için el atan idarenin kötüniyetli olması şart değildir.
-ECRİMİSİL DAVASINDA GÖREVLİ MAHKEME:
Hukuk Muhakemeleri Kanunu 2. Maddesi uyarınca Asliye Hukuk Mahkemesidir.
-YETKİLİ MAHKEME:
HMK 6. Maddesi uyarınca davalının davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.
-ECRİMİSİL DAVALARINDA EL KONULAN TAŞINMAZ ARAZİ İSE; oluşturulacak bilirkişi kurulu eşliğinde mahallinde yapılacak keşif sonucu, gelir metoduna göre ve her yıl için ekilebilir ürünlerin yıllık net geliri esas alınmak suretiyle hesaplama yapılmalıdır. Ecrimisil hesaplanırken, gelir elde edilebilecek sürenin gözönünde bulundurulması gerekir. Örneğin; ot gelirine göre değer belirlenen çayır niteliğindeki bir arazide, dava tarihi 2010 yılı mart ayı ise; bu ayda ot geliri elde edilemeyeceğinden, 2010 yılının gelir hesabına dahil edilmemesi gerekir. ( BU KONUDA YARGITAY 5. HUKUK DAİRESİ 10.02.2011 GÜN 2010/17558-2011/2083 SAYILI KARARI EMSAL VEREBİLİRİZ)
Mevsim itibariyle gelir elde edilemeyecek dönem için ecrimisile hükmedilemez.(YARGITAY 5. HD 17.02.2004 GÜN VE 2004/108-1272 SAYILI KARARI EMSALDİR) Örnek; fındık gelirine göre değer belirlenen bir arazide, ecrimisil talebimiz 2013 Kasım ayından itibaren başlıyor ise de; 2014 yılı gelir hesabına dahil edilir.
EL KONULAN TAŞINMAZ ARSA İSE; taşınmaz malikinin arsayı kullanamaması nedeniyle uğradığı zararın hesaplanması gerekir. Arsalarda ecrimisile hükmedilebilmesi için , taşınmazın bulunduğu bölgedeki diğer arsaların ecrimisil istenen süre içerisinde kiraya verilip verilmedikleri, veriliyor ise, nasıl ve ne şekilde kiralandıklarının araştırılması gerekir.(YARGITAY 5. HUKUK DAİRESİ 24.12.2014 GÜN 2014/18650-31367 SAYILI KARARI ÖRNEK VEREBİLİRİZ)
-İŞBU DAVALARDA TAŞINMAZA, DAHA ÖNCEDEN EL ATILMIŞ OLSA BİLE, TAŞINMAZ SATIN ALINMIŞ İSE; YENİ MALİK, SATIN ALINMA TARİHİNDEN SONRAKİ DÖNEM İÇİN ECRİMİSİL DAVASI AÇABİLİR.(YARGITAY 5. HUKUK DAİRESİ 23.06.2005 TARİH 2005/5023-7320 SAYILI ”Dava, kamulaştırmasız el atılan ve baraj gölü suları altında kalan taşınmazların bedeli ve 5 yıllık ecrimisil istemine ilişkindir…Dava konusu taşınmazlara davacıların murisi 09.08.2002 tarihinde hükmen malik olmuştur. Bu durumda yıllık ekilebilecek münavebe ürününün net gelirine göre 09.08.2002 tarihinden 12.05.2004 tarihinde kadar ecrimisile hükmedilmesi gerekirken daha önceki tarih olan 2000 yılından itibaren hesaplama yapılarak fazlaya hükmedilmesi, doğru görülmemiştir. Hükmün bozulmasına karar verilmiştir.” kararı bu duruma örnektir.
-ECRİMİSİL DAVALARINDA ZAMANAŞIMI:
Ecrimisil davaları 25.05.1938 gün ve 29/38 sayılı İçtihatları Birleştirme Kararına göre 5 yıllık zamanaşımı süresine tabidir. Uygulamada kamulaştırmasız el atma nedeniyle bedel davası açılmış olabilir. Bu durumda bedel davası açma tarihinden sonrası tarihler için haksız işgal tazminatı(ecrimisil) talep edilemez. Konuya ilişkin
Yargıtay kararlarından örnekler verecek olursak;
YARGITAY HUKUK DAİRESİ 2016/16817 E-2017/3778 K SAYILI KARARINDA “…Somut olayda davacı tarafından, kamulaştırmasız el atma nedeniyle açılan tazminat davasının tarihi olan 08.01.2010 tarihinden geriye dönük 5 yıllık dönem için ecrimisil isteminde bulunulmuştur. Kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davasının açıldığı tarih itibariyle davacının davalının kullanımına rıza gösterdiği, bu tarih sonrası için ecrimisile hükmedilemeyeceği tartışmasız olduğu gibi, mahkemenin de kabulündedir. Ne var ki, davalı tarafça süresinde zamanaşımı definde bulunulmamıştır.Bu durumda,08.01.2010-08.01.2005 dönemine ilişkin ecrimisile hükmedilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile 28.11.2010-28.11.2007 dönemine ilişkin ecrimisile hükmedilmesi isabetsizdir…”
YARGITAY 1. HUKUK DAİRESİ 2015/13845 E-2015/11828 K SAYILI KARARINDA”…Davacılar, 2011 karar tarihli kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davasında tazminata ve taşınmazın davalı kurum aleyhine tesciline karar verilerek kesinleştiğini belirterek, kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davasının açılış tarihi olan 08.01.2010 tarihinden geriye dönük 5 yıllık ecrimisilin tahakkuk dönemleri sonu itibariyle işleyecek faiz ile birlikte tahsilini istemişlerdir…25.02.1938 tarih ve 29/10 sayılı Yargıtay İçtihatı Birleştirme Kararı ve Yargıtay ‘ın aynı yöndeki yerleşmiş içtihatları uyarınca ecrimisil davaları 5 yıllık zamanaşımına tabi olup bu 5 yıllık süre dava tarihinden geriye doğru işlemeye başlar…Kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davasının açıldığı tarih itibariyle davacının davalının kullanımına rıza gösterdiği, bu tarih sonrası için ecrimisile hükmedilemeyeceği tartışmasız olduğu gibi,mahkemenin de kabulündedir…Bu durumda,08.01.2010-08.01.2005 dönemine ilişkin ecrimisile hükmedilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile 28.11.2010-28.11.2007 dönemine ilişkin ecrimisile hükmedilmesi isabetsizdir…”
YARGITAY 5. HUKUK DAİRESİ 21.05.2014 GÜN 2014/1849-14293 SAYILI KARARINDA “…Kamulaştırmasız el atma nedeniyle bedel davası açmakla davacı, taşınmazın mülkiyetini davalı idareye devir etmeye razı olduğundan, artık bu dava yönünden sonraki zaman için ecrimisile hükmedilemez…” belirtmektedir.
-ACELE KAMULAŞTIRMA KARARI SONRASI ECRİMİSİL TAZMİNATINDA ZAMANAŞIMININ BAŞLANGIÇ VE BİTİŞİ:
Acele el koyma kararından sonra, 6 aylık makul süre içerisinde bedel tespiti ve tescil davası açılmaz ise; taşınmaz malikinin kamulaştırmasız el atma davası açma hakkı doğar.( YARGITAY 5. HD 30.10.2008 GÜN 2008/8776-13436 SAYILI KARARI) Bu durumda taşınmaz malikinin idare aleyhine kamulaştırmasız el atmadan kaynaklı ecrimisil(haksız işgal) tazminatı talep etme hakkı da doğmaktadır. Bu noktada 5 yıllık zamanaşımı sınırlamasına dikkat etmek gerekir. Acele kamulaştırma kararından sonra 6 aylık makul sürede idare tarafından herhangi bir dava açılmamışsa; bu sürenin sonunda kamulaştırmasız el atma olgusu gerçekleşeceği için ; talep edilecek haksız işgal(ecrimisil) tazminatı bu tarihten itibaren talep edilebilir. 5 yıllık zamanaşımının üst sınırı ise ecrimisil talepli davanın açıldığı tarih aralığıdır.
-ECRİMİSİL DAVALARINDA FAİZ:
Ecrimisil(haksız işgal) tazminatı davalarında faiz açıkça talepte yazılmalıdır. Her yıl veya hasat dönemi sonundan yasal faize hükmedilmelidir. YARGITAY 5. HUKUK DAİRESİ 2014/4225-14166 SAYILI “…ecrimisil bedellerine dönem sonlarından itibaren faiz yürütülmesi gerektiği halde toplam ecrimisil bedeline el atma tarihinden itibaren faiz yürütülmesi doğru görülmemiştir. Hükmün bozulmasına karar verilmiştir.” şeklindeki kararını emsal verebiliriz.
-Kamulaştırmasız el atma davalarında icra aşamasında uygulanması öngörülen kamu malları için işletilen en yüksek faiz oranı, ecrimisil davalarında uygulanmamaktadır. Ecrimisil davalarında ve icra aşamasında uygulanacak faiz , yalnız yasal faiz olacaktır.
-Ecrimisil davalarında, nisbi harca hükmedilir.
-Davacı tarafın vekili varsa, nisbi vekalet ücreti takdir edilmelidir.
KAYNAKÇA:
-Bekir YILDIRIM, Yargıtay 5. Hukuk Dairesi Onursal Başkanı, Açıklamalı-İçtihatlı Kamulaştırmasız El Atma Davaları-Ankara 2018